5.sınıf çaylak olmak istiyorum .....
O güne kadar hiç yalnız kalmamıştım. Ne demek olduğunu bile bilmezdim. Ya da öyle zannederdim. O pırıltılı hayatımda hiç zannetmediğim kadar yalnızdım oysa.Hayatımı tekrar tekrar gözden geçirdim . Bunu kabul edemezdim.Ben herkesin sevgidini kazanabilecek biriydim . Bu nasıl olabilirdi ! Buna kim cürret edebilirdi ! Birden kafama dank eden şey beni altüst etmişti.Zenginlik ve güzellik bir şey ifade etmezdi ki ! O küçümsediğim arkadaşlarımı düşündüm ilk kez . Nasıl da mutlu bir hayatları , gülen yüzleri vardı . Ama olamazdı , bunu kabul edemezdim . Herkes bana imrenmezmiydi ki ! İçimde kopan fırtınalar birdenbire durdu . Hiç düşünmeden montumu giydim ve kendimi dışarı attım . Yürüyor ,yürüyor ve ağlıyordum sadece . Sonra etrafına bakındım.Güneşin altın ışıkları çam ağaçlarının sık, koyu yeşilli yaprakları arasından tatlı ve neşeli süzülüyordu. Ağaç kökleri tabiî merdiven basamakları gibiydi. Her tarafta kapalı yosun sedirleri vardı. Taşlar kadifeden minderler gibi, bir kadem yüksekliğinde en güzel yosunlarla örtülmüştü. Tatlı bir serinlik. Rüyada duyulur gibi bir pınar şırıltısı... Yer yer, suyun, taşların altından gümüş parlaklığıyla nasıl sızladığı, çıplak ağaç köklerini, kayaları nasıl yıkadığı görünüyordu.Uzaktan gelen ani sesle irkildim. Eski sevgilimdi bu .
''Hey Jessica tatlım ! Neden ağlıyorsun ki sen ? Ne oldu anlat bana . ''
Sanki ağzım mühürlenmişti , konuşmaya çalışsam da sesi mçıkmadı . Randy gitgide yaklaşıyordu. Ne olduğunu anlamadan beni kolarının arasına almıştı bile . Beni sevdiğini söylüyordu.Beni olduğum gibi kabul eden tek kişi oydu. O ana kadar anlamadığıö şey bir anda kafama dank etti. Onu delicesine seviyordum . Ben de ona sımsıkı sarıldım . Onu nasıl terk etmiştim , bunu nasıl yapmıştı m! Ama artık yalnız olmadığımı biliyordum. Kulağına fısıldadım :
'' Ben de seni seviyorum Randy . Kimseyi sevmediğim kadar ! ''
Saçlarımı okşadı ve yüzümdeki yaşları elinin tersiyle sildi .
''Kimseye aldırma canım . Ben hep burda seninleyim . Asla seni yalnız bırakmam.''
Yüzüne tekrar baktığımda ne kadar da yakışıklı olduğunu unuttuğumu fark ettim . Bu sonradan kazandığım zengin ve gösterişli hayatta nasıl onu unutabilmiştim ! O bana aşkla bakan yeşil gözlerini ... Kendime binlerce küfür edebilirdim . Nasıl bir insana dönüşmüştüm ben ve o beni hala nasıl sevebilirdi ... Gözlerimi kırpıştırdım ve ona daha dikkatli baktım .
'' Noldu aşkım yoksa rüya gördüğünü mü düşünüyorsun ? '' dedi Randy.
Fakat konuşamıyordum . Elini tuttum . Her zamanki gibi sıcacıktı . Onu özlemiştim . Bana baktı ve saçlarımı okşadı . Birden gerçek dünyaya döndüm adeta . Yaptıklarım birdenbire gözlerimin önünden geçti . Onu sırf para için aldatmıştım . Bir ucubeden başka bir şey olamazdım ben . Beni nasıl affedebilirdi ?! Ama onu seviyordum ve beni bırakırsa bu hayatımın sonu olacaktı . Kelimeler birden ağzımdan dökülüverdi:
'' Yaptıklarımdan dolayı beni afedebilecekmisin ? ''
'' Seni çoktan affettim bile . Lütfen bunları kafana takma . Seni hep sevdim . Ne kadar öfkelensem de bu hep böyledi .
Bu gerçeği yok sayarsam yaşayamam . ''
O anda anladım ki bu zengin fakat yalan dünyayı seçtiğimden beri yalnızdım ben ! Ama artık bu hataları yapmayacaktım . Artık büyümüştüm . Yaşım henüz 17 olabilirdi ama hayat büyütmüştü beni . 15 yaşımdan beri aşık olduğum çocuğu 30 yaşında zengin bir adam için bırakmıştım . Nasıl bir sürtüktüm ben ! Zaten o aşağılık adam da daha güzel birisini bulunca beni kullanılmış mendil gibi bir kenara atmıştı . Bunları düşünürken Randy'nin gözlerine baktım . O aşık olduğum çocuk yine karşımdaydı ve beni sevdiğini söylüyordu . Tanıdık yüzünü incelemeye devam ettim . O hala susuyordu . Ama gözlerindeki aşkı görememem için kör olmam gerekirdi . Olanlara inanamayarak :
'' Yine birlikte miyiz yani ? '' dedim.
'' Evet tatlım , sonsuza kadar .''
Güneş artık batıyordu . Randy bana dikkatlice baktı ve yanıma daha da yaklaştı . Ve o anda dudaklarımız birbirini buldu ...