House Of Night Turkey
House Of Night Turkey
House Of Night Turkey
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Gece Evinin Karanlık Dünyasına Ho
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Anna Ozera

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Anna Ozera

Anna Ozera


Mesaj Sayısı : 2
Yaş : 30
Nerden : Almanya

Anna Ozera Empty
MesajKonu: Anna Ozera   Anna Ozera Icon_minitimeCuma Mayıs 21, 2010 9:52 pm

‘Geçmişi sil, geleceği yok et !’ aklındaki tek düşünce buydu. Aslında o kadar düşünce vardı ki kafasında. Aralarından sivrilen tek fikir buydu. Zihninin gerilerinde milyonlarca soru vardı. Hayat her zaman adil miydi? Joseph yaşamayı hak etmedi mi? Anna’ nın hafızası gittikçe yerine gelmeye başladı. Kollarındaki adama tekrar tekrar baktı. Bir zamanlar ona ama şimdi sonsuzluğa ait olan insana. Sonra en sevdiği insanı hunharca elinden alan kırmızı kamyonete nefretle baktı. Kocaman kamyoneti ellerinin arasında ezmek geldi içinden. Kıyafetlerine baktığında bir şok daha geçirdi. En çok sevdiği insanın kanıyla yıkanmıştı. Anılar aklına geldikçe gözlerinden yaşlar süzüldü. Arkasına bakmış olsa Gece Evi’ ne ulaşabilecekti. Ama şimdi onu tekrar gördükten sonra o kadar da kolay olmayacaktı. Ama gitmek zorundaydı. Yaşamak istiyorsa bunu yapmak zorundaydı. Birden etrafında tatlı bir koku fark etti. Anlamaya çalışıyordu.
Bu koku bir yerden tanıdıktı. Hatırladığında ise kendine çok kızmıştı. Bu Joseph’ in kanının kokusuydu. Buna inanamıyordu.
Kan kokusunun onu bu kadar çekeceğini tahmin bile etmiyordu. Nasıl düşünebilmişti en sevdiği insanın kanını? Kendine defalarca kızdı.Nefesini tuttu, hızla ayağa kalktı ve koşmaya başladı. Hedefi gece eviydi ve son hız hoşuyordu. İnsankende hızlı koşardı ama şimdi daha hızlıydı. Hızlı olmalıydı, o bir vampir olacaktı! Vampir! Bunu unutmaması gerekiyordu. Arkadasında bırakması gerekenleri uzun uzun düşünmüştü zaten ama bu şekilde olması.. Korkunçtu! Berbattı! Yıkıcıydı! Artık kan şehvetinden, vampirlerden ve gece evinden nefret ediyordu. Yeni bir hayat başka bir hayatı yok etmek zorunda mıydı her zaman? Onsuz hayatın anlamı olacak mıydı? O kamyon şimdi onun üzerinden geçse ölebilir miydi? Acı bütün benliğini kaplamış, içini kemiriyordu. İçindeki alev ayaklarında patlıyor hızına hız katıyordu. Geceden nefret etmişti! Ambulans sesleri artık arkasında kalmıştı. Kimse onu duyamazdı. "Neden?" diye haykırdı dizlerinin üzerine çökerek. "Neden şimdi? Neden ben? Neden o? Neden bu şekilde bitti Tanrım?" Öyle çok ağlıyordu ki.. Fazla ağlayan biri değildi ama şimdi sarsıla sarsıla ağlıyordu. Gecenin onu yutmasını, acılarıyla birlikte ruhunu alıp Joseph'in uçtuğu sonsuzluğa uçurmasını istiyordu. Hayat ile ölüm arasındaki ince çizgide durduğunu hissediyordu. Hangi tarafa geçmek istiyordu? Joseph'in olduğu yere. Ama ölenle ölmeli miydi? Onu arkasında bırakabilecek miydi? Daha önce gece evine giderken bırakmıştı. Peki sonra ne olmuştu. Ona bir kamyon çarpmasına neden olmuştu! Ve o zaman giderken Joseph yaşıyordu. Ölümü kesinlikle hiçbir şeyi kolaylaştırmamıştı! Kesinlikle! Onun ruhunun gökyüzüne yükseldiğini hissederken kendiside gökyüzüne ulaşmak istedi. Gökyüzü çok yakındı şimdi ona ama bir o kadarda uzak. Uzanabileceğin kadar yakın ama uzanmaya cesaret edemeyeceğin kadar zor.. Öyle çok tanım vardı ki ölüm için. "Ben artık bir çaylağım." dedi kendi kendine. Artık yavaşlamıştı. "Onun yanına gidemeyeceğim. Ölemeyeceğim. Sonsuz mutluluğa asla ulaşamayacağım." diye haykırdı ormana. O an bir şeyleri farketti..
Koskocaman ormanda tek başınaydı. Hava kararmış, kocaman dolunay gökyüzünde parlamıştı. Geceyi bir lamba gibi aydınlatıyordu. Ona dokunabilmeyi öyle çok istedi ki.. Ona uzanmayı, tutmayı. Ve orda bir ömür boyu yanlızlığıyla yaşamayı. Hiçbir insanın varlığı olmadan! Sadece yanlızlığım ve ben diye düşündü içinden. Bu harika olurdu.
Kumral rengi dalgalı saçları rüzgarda deli gibi uçuşuyordu. Joe onun saçlarını hep çok severdi. Arkasına geçip saatlerce tarardı bazen. Ve o süre içinde bol bol konuşurlardı. Yada ellerini saçlarının arasına daldırıp..
"Düşünme, düşünme!" diye bağırdı ormana. Sesinin yankısından dolayı irkilmişti. Koşmaya başladı. Yine ateşi ayaklarında patlıyor ona hız veriyordu. Karanlık ormanı arkasında bırakırken geçmişinide arkasında bırakıyordu. Joe'yu unutmak zorundaydı. Ölenle ölünmez. Klasik. Ama zor, zor, çok zor!


3.sınıf oLmak istiyorum.


En son Anna Ozera tarafından C.tesi Mayıs 22, 2010 5:29 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 3 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elizabeth Rose Wayland

Elizabeth Rose Wayland


Mesaj Sayısı : 515
Yaş : 37
Nerden : Londra

Anna Ozera Empty
MesajKonu: Geri: Anna Ozera   Anna Ozera Icon_minitimeC.tesi Mayıs 22, 2010 4:06 am

Rp'nizi uzatın lütfen. Puanlanması için uzun olmalı ve konuşmları renklendirirseniz okumamız daha kolay olacaktır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://twilightfan-tr.com/
Anna Ozera

Anna Ozera


Mesaj Sayısı : 2
Yaş : 30
Nerden : Almanya

Anna Ozera Empty
MesajKonu: Geri: Anna Ozera   Anna Ozera Icon_minitimeC.tesi Mayıs 22, 2010 4:32 am

Uzattım Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elizabeth Rose Wayland

Elizabeth Rose Wayland


Mesaj Sayısı : 515
Yaş : 37
Nerden : Londra

Anna Ozera Empty
MesajKonu: Geri: Anna Ozera   Anna Ozera Icon_minitimePtsi Mayıs 24, 2010 12:36 am

Sanki yarıda kesilmiş gibi keşke biraz daha uzun olsaydı. Kendini geliştireceğine eminim. Aramıza hoşgeldin.

Güç Seviyesi : 62 uğurlar olsun Smile
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://twilightfan-tr.com/
 
Anna Ozera
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Cassandra Anna Grangè - Cassie - Anna -
» anna snowy
» Anna Kristal Snowy

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
House Of Night Turkey :: Arsiv-
Buraya geçin: